Bu kitapta kıyamet alâmetleri Kur'an-ı Kerîm ve hadîs-i şerîflerden istifade edilerek incelenmiştir. Geniş bir zaman dilimine yayılmış olan bu süreçlerde "Ona (nefse) iyilik ve kötülüklerini ilham eden (Allah'a) yemin olsun." (Şems 8) âyetleri yazara ilham kaynağı olmuştur.
Yazarın belirttiği olaylar Kur'an-ı Kerim ve hadîs-i şerîflerden faydalanılarak ortaya çıkarılan kıyamet alâmetlerinin başlangıç süreçleridir. Yazar İslâm literatürünü taramış ardından kendine mazhar olan düşüncelerini (ilhamlarını) ortaya koymuş ve son olarak da kıyamet alâmetlerinin günümüz gelişmelerine uygunluğunu tartmıştır. Böylece hem klasik ve hem de modern (bilimsel) gelişmeleri esas alan bir görüş oluşturmuştur. Kitapta belirtilenlerden bir kesit verecek olursak; bahsedilen kıyamet Duhân Sûresi'nde belirtilen: "Göğün açık bir duman getireceği günü bekle. (O duman) insanları bürür. Bu elem dolu bir azaptır." Duhan: 10-11 âyeti ile açıklanan olayla başlayacaktır.
Yani Dünya'nın atmosferinin altında olmak üzere her tarafı bir duman kaplayacaktır. Sonra sırası ile doğuda ve batıda yer çökmeleri meydana gelecektir. Esas bölüm ise Güneş Sistemi'nde şu andaki bilimsel gözlemler neticesinde bilinen 8 gezgenin yanında Târık Yıldızı 6666âyet Yıldızı (keşfedilmemiş fakat keşfedilmeyi bekleyen siyah gezegen) ve Şira Yıldızı (Sirus/Sirius) ile 11 gezegene tamamlanması sürecinde yaşanacaktır. Günümüzde Plüton'un gezegen niteliğinden çıkarıldığını göz önüne alırsak şu andaki mevcut konumda sekiz gezegen bulunmaktadır. Bu üç yıldız gezegeninin Güneş Sistemi'ne girmesiyle gezegen sayısı Yûsuf Sûresi'nde belirtildiği gibi on bire ulaşacaktır. Burada anlatılanlar büyük kıyamet alâmetlerinin başlangıcını açıklamaktadır. Ancak esas beklenen büyük kıyamet değildir.
Yazarın ayrıca manyetik enerjinin etkilerini açıklayıcı ve ışık hızının geçilebilir olduğuyla ilgili teorileri de mevcuttur. Ancak bunlar kitapta mantıksallıktan öte bir görüş olarak geçmektedir. Şüphesiz en doğrusunu yüce Allah bilir.