Abdullah Akay'ın ilk masal kitabı olan Büyük Dede Masalları bizi sadece bir masal ülkesine götürmüyor masalla gerçeğin iç içe geçtiği kendi yaşamının patikalarında da dolaştırıyor. Masalları ve kendi öz yaşamından hikayeleri ve küçük anekdotları ile masal dedesi çocuklarla dolaysız bir iletişim kuruyor. Masalın ne kadar gerçek gerçeğin ise ne kadar masal olabileceğini gösteriyor adeta. Şahmeranların uçan tavşanların üç harflilerin horoz paşaların minareden uçanların sonlu ve sonsuz öykülerini anlatan Anadolu Masalları bunlar. Yaşamda da masal gibi her şeyin mümkün olabileceğini ve insan zihninin bir masal ülkesi olduğunu öğreten...
"...Çuha kız orada bir süre uyumuştu. Uyandığı zaman otların üstünde ağaçlardan toplanmış muz elma daha pek çok yığın meyve vardı. Goril eline bir muz almış girişin yanına oturmuş hem muzu yiyor hem de gülümseyerek Çuha kıza bakıyordu. Çuha kız çok açtı ve o meyveleri yemeye başladı. Goril çuha kıza aşık olmuştu..."
- Çaça
Hem masal kahramanları hem de çocuklar ersin muradına biz çıkalım kerevetine!