Biyolojik olarak çok fazla fark bulunmamasına rağmen kadın ve erkek cinsi arasında doğal ve doğrudan toplumsal bir eşitlik kurulamamıştır. Biyolojik olarak ortaya çıkan farklılıkların toplumsal olarak da farklı anlamları mevcuttur çünkü toplum kadın ve erkeğe farklı davranmakta cinsel yönelimlere ve cinsiyet farklılığına çeşitli anlamlar yüklemektedir. Toplumun kadın ve erkeği nasıl gördüğü cinsler arası ilişkilerin niteliği cinslerin toplum içinde nasıl konumlandırıldığı beklentileri değer yargıları ve kadınla erkeğe biçtiği roller farklı olabilmektedir. Kimi zaman bu değer yargıları hukuk alanına birebir yansımakta kimi zaman da hukuk olumsuzlukları düzeltme konusunda öncü olmaktadır.
Bu çalışmada toplumsal cinsiyet kavramının farklı hukuk dallarındaki izdüşümü ele alınmıştır. Bir seri halinde devam edecek olan bu çalışmada toplumsal cinsiyet kavramının diğer hukuk dalları ile örtüştüğü konulara da ilerleyen ciltlerde yer verilecektir.