...
"Bir Pazar günüydü Ren nehri boyunda gördüm onu. Yürürken zıplıyordu yol kenarındaki otlara tekme ata ata geliyordu. Merakla izlemiştim; çünkü onu hiç bu kadar neşeli görmemiştim. O kadar neşeliydi ki beni fark etmemişti. Tam yanıma yaklaştığında birden durdu. Yüzüme bakarak:
- Sen de mi buradasın dedi.
- Madan burada olduğumu fark ettin demek ki buradayım. Hayır ola nedir seni bu kadar neşelendiren?
Elinizdeki gazete kağıdına sarılı paketi açarak içinden çiçeklerle bezenmiş bir fotoğraf gösterdi."