Ermeni Diasporası tematik olarak Diaspora Ermenilerinin yaşamını oradan oraya sürülmelerini memleket özlemini ulus olarak ayakta kalabilmenin güvencesini günceli ve geleceğini anlatan ilk roman olma özelliği taşımaktadır.
Romanda İstanbul'da yaşayan Ermeni vatandaşların gündelik yaşamı sosyal faaliyetleri gelenekleri Odyan'ın Hagop Baronyan'dan devralarak geliştirdiği mizahi konuşma diliyle yer alır. Daha ilk satırlar Odyan'ın eserde izleyeceği güzergâhın işaretleriyle doludur:
"Ben kararımı verdim dükkânımdaki tüm malları satacağım iki evimi de satacağım ailemi alıp Ermenistan'a gideceğim. Orada nasıl olsa bir şekilde geçinir giderim bir iş yapmasam da dert değil elimdeki para yeter bana. Zaten şunun şurasında kaç yıllık ömrüm kaldı ki... (...) Ne işimiz var burada yeter gayrı Daciklere 'Eyvallah' ettiğimiz baş eğdiğimiz zulüm gördüğümüz... Kararım karar ben gideceğim... Yarından tezi yok evleri satışa çıkaracağım. Dükkândaki malları da ay sonuna kadar satarım..."