gitmehaçlı seferlerinin hiç bitmediği ortadoğu'nun aşk ve kan batısındayım
gitme bilal gibi taş yağıyor bağrıma delinmiyor direnç gönlüm
gitme üzeyir gibi peşimde ağyar güzeller koru beni sevda ağacımda
gitme isa'nın babalar gününü kutladığı dem ü sorgulayışlardayım
gitmemeryem'in merhemi gibi çaresizliğinin suskularındayım
gitme kelebeklerin doğum gününe ekildi muştularım huzurlarım
gitmeçatışmaların çatlattığı içimin tutsağındadillenir vaslım
gitmecemrelerin çiçek yüzünde okunur tek başına bahar oluşun
gitmevakte yağmurlar ısmarlayan gözlerinde tutulur ay ve ay yüzün
vakte gidelim sensiz geçmeyen zamanın akrebini ısıralım şehrinaz
gitmeufkun pullarıyla yollanmış senli dünlerin mektubu ağlaşır
gitmeusumdaki algıları kemiren yok oluşun sızıları delirir
gitmeekseninde dönmeyen dünyanın yorgunluğunda dinlenir umudum
gitmeyüzyıllık bir anın gönül diliyle yazılır hesabı bitmeyen uğurun
gitme ruhun mabedinde figürlerinden ayrılmaz bakışın ve bakış açın
bakışına gidelim bakamadığın ben'in püskün suskun anını görelim şehrinaz