Demokrasilerin gelişmesinde yaşanan olaylar ve ortaya çıkan sonuçlar 20 yüzyılda
medyanın "dördüncü kuvvet" olarak tanımlanması ile sonuçlanmıştır. 21 yüzyılda ise özellikle
iletişim devriminin sağladığı "dönüştürücü" etkiden yararlanan medyada "iletişim demokrasisi"
olarak nitelendirilecek bir değişim yaşanmaktadır.
Uygulanmakta olan siyasa ve onu oluşturarak "küreyi" yöneten dinamiğin keşfi
öncelikle "yeni dünya düzeninin" arka planındaki siyasal teknolojinin bütün araçları ile
anlaşılmasını gerektirmektedir. Batı uygarlığı diğer toplumlar karşısında küresel siyasetin
kurucu mimarlarının ürettiği politika araç ve gereçleri ile siyasal kültür ve normların toplandığı
malzeme deposu konumundadır. Bu depodan ihtiyaca göre üzerinde "demokrasi" etiketi olan
ve içinde "yardım hibe işbirliği ortaklık" gibi siyasal teknoloji malzemelerinin yer aldığı "ilk
yardım çantası" işlevinde hizmetler sunulmaktadır. Sihirli değnek işlevi yüklenen bu "malzeme
çantası"nın içine göz atmak Batı sisteminin tekelinde tuttuğu "demokrasiye" dair soru(n)ları
tespit ederek bu "ideal siyasal sistemin"(!) gösterilmeyen yüzünün görülmesine olanak
sağlayacaktır.
Bu çalışmada; emperyalizmin parlatılmış "araçları"nın "demokrasi" olarak özellikle
İslam kültür coğrafyasında yer alan toplumlara "pazarlanması" ile ilgili politika ve yöntemlere
dikkat çekilmektedir. Medya iletişim ve gözetim düzeni küresel ölçekte veri alınarak bu
birleşik yapıyı oluşturan parçaların tespiti ve bunların analizi yapılmakta ve makro sistemin
"trafosu" durumundaki "politiğin" belirlenmesi amaçlanmaktadır. Demokrasi iletişim
teknolojisinin ve yeni medya araçlarının sunduğu olanaklar ile günlük hayatın bir parçası
olurken küresel milenyum mühendisliğinin algı yönetimi aracılığı ile toplumlar da yönetim
kültür ve siyaset de "aynılaştırılarak" "iletişim demokrasisine" doğru dönüştürülmektedir.
Bu değişimin yönetimini denetleyen Batı demokrasisini temsil eden aktörlerin ürettiği
anlamlardan değil oluşan "soru(n)lar"dan yola çıkarak gizlenen cevapların bulunması yöntem
olarak seçilmiştir. Hegemonyanın üretici güçleri tarafından "küresel iletişim medya ve gözetim
düzeni" olarak inşa edilmekte olan "iletişim demokrasisi"nin okunmasına küresel yönetim
mühendisliği tarafından önümüze konulan "demokratik rejim" açıklamalarına şu soru
sorularak başlanabilir: Her şey insan için insan pazar için (mi?)