Kurşun denildiğinde sadece matbaada harf kutuları içinde bir şablona dizilen kelimeleri oluşturan kalıplardı bildiğim kimseyi
öldürmezdi...
Sonra öğrendim ki kurşunun bir kalem ya da dizgi materyali olmayıp masum insanların kanını dökmeye yaradığını...
Büyük şehrin ara sokaklarında ilk şahit olduğum saldırıda yerde uzanıvermiş ve gözleri yarı açık delikanlının eliyle gizlemeye çalıştığı yeri delip ciğerlerine işlediğini kurşunun...
Ama benim kurşunum sadece kalemdi...
"Bir de mürettip tezgahındaki harfler"