Gecenin kanat çırptığı derin gözleri belki ölümsüz bir akıntıyı taşıyor belki uzun soluklu bir gecenin içinden mavi ırmaklar geçiyor...
Ağlıyorsun hüzünlüsün acı çekiyorsun!..
İstersen kapat perdeleri!..
Yatağına uzan!..
İstersen televizyonu aç savaş haberleri vardır!..
Biraz düşün!...
Gecenin rengi solmuştur dışarıda kar da yağıyordur!..
Ben seni bir yerlerden tanıyordum çocuğum!..
Bosna'dan Çeçenistan'dan Irak'tan Afganistan'dan Filistin'den...
Sen şarapnel parçasıyla bacağı kopan erkeğinin alnını siliyordun sen oğlunun tabutu başında hıçkırıklara boğuluyordun...
Ormanlardan kıyılardan kıran yerlerden gelmiştin sen!..
Bak gece çekilmiş artık!..
Yoksa sen hala uyumadın mı?