Yazar çevirmen ve romancı olan Şemsettin Sami edebiyatın birçok türleriyle ilgilenmiştir. Türk edebiyatının ilk yerli romanı olan Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat adlı eseri önce Hadika gazetesinde yayımlanmaya başlamış daha sonra kitaplaştırılmıştır. Yazar Tanzimat Dönemi'nin en önemli eserleri arasında yer alan bu romanıyla toplumdaki kadın erkek eşitsizliğini özellikle evlenme kurumu üzerinden eleştirmiş; gençlerin birbirini tanımadan evlenmesinin kadının bir mal bir eşya gibi görünmesinin ailelerde yol açtığı facialara değinmiştir. Eserde Talat ve Fitnat'ın aşkı da bu çerçevede işlenmiş kavuşmak için türlü sıkıntılara göğüs geren bu iki âşık genç trajik bir sona doğru sürüklemiştir.
Bizi hiç insan sırasına koymazlar! Babalarımızın istedikleri adamlara bizi hediye verircesine verirler; o adamların tabiatını sormazlar; biz o adamlarla geçinecek miyiz orasını hiç düşünmezler. Bize bir defa "Filan adamı koca ister misin?" yahut "Kimi koca istersin?" diye bir sormak yok. Bize derler: 'İşte seni filan adama vereceğiz.' Biz sükût ederiz ama gönlümüz ne der?