"İyi" bir işe bir sürü "arkadaş"a ve oldukça "steril" bir hayata sahip olan Erhan yolun bir noktasında Semih'e aşık olur. Ve otuzlu yaşlarda bir "çocuk"la beş çaylarından çiş kokulu barlara uzanan tuhaf süslü-puslu bir hayatın ve onların yakası açılmadık hikayelerinin ortasında bulur kendini. Erhan'ın yaşamı Semih'le yaşadığı aşk ekseninde bir anlamda yeniden sorgulanır ve sığınılan kaleler bir bir düşmeye başlar. Mehmet Bilal bu ilk romanında geri dönüşlerle son yirmi yılda ulaştığımız "şuursuz" sınırlara ara katmanlara hızla eksittiğimiz yaşama biçimlerine değiyor. Ve burnumuzun dibinde varolan bir alt kültürü hızla yaşanan olaylara paralel derinleşen yükselen bir dil ve yalın bir üslupla anlatıyor. Üçüncü Tekil Şahıs yalnızca bir ilk roman değil cesareti ve meselesiyle de ilk olacak.