"Büyük Kayanın Çiçekleri"nde Mustafa Korkmaz yaşanmış olaylardan yola çıkarak bize hüzünle mizahın harman olduğu öyküler anlatıyor.
Ağlayan kayaların sesini dinleyenler... Gövdesiz başın utancını taşıyan sokaklar... Konmaya dal bulamadığı için mezar taşına konan kuşlar... "Umudu dört mevsim diri bir kır çiçeği gibi avuçlarında taşıyan" çocuklar... Bizim çocuklar...
"Büyük Kayanın Çiçekleri"; yöresel kültürü ve değerleri özümsemiş Doğu Karadenizli bir devrimcinin yöre insanını etkili bir şekilde resmederken 12 Eylül öncesi sol hareketin tarihinden de kesitler sunan bir hikâyeler toplamı.