"Doğu Sorunu" on dokuzuncu yüzyılda Batılı Büyük Güçler'in Osmanlı İmparatorluğu ile olan ilişkilerini tanımlamak amacıyla Batılı tarihçiler ve yazarlar tarafından kullanılagelmiş bir terimdir. "Doğu Sorunu" gerçekte Batılı Güçlerin Osmanlı İmparatorluğu'nun egemenliği altında bulunan Hıristiyan halkların Müslüman bir devletin buyruğunda yaşamasını bir türlü kabul edememiş olmasının bir ifadesidir.
Osmanlılar Batılı hükümetlerin ve halkların gözünde "barbar"dan başka bir şey değildi ve bu nedenle de Büyük Güçler Osmanlı'nın "kendinden çok üstün olan" Hıristiyan halkları yönetmesini Osmanlı Devleti'nin bu halklara yaptığı büyük bir zulüm olarak görmekteydi. Hıristiyanlar'ın Müslüman bir devlet tarafından yönetilmesini bir türlü hazmedemeyen Büyük Güçler ya Osmanlı Devleti'ni iç işlerine karışmak yoluyla denetimleri altına almaya çalışmış ya da bu devletin egemenliği altındaki toprakları teker teker onun elinden almayı başarmıştı.