Derin bir nefes alan Safa Kira'ya dönerek: "İnsanız Prenses ve hatalar insanlara sunulmuş olan zor derslerdir. Ayağımız tökezler yeri gelir düşeriz. Bazen yaptığımız hataların yükü o kadar ağır gelir ki sırtımıza kalkmak için derman bulamayız. Durum böyle olsa bile hep umut deriz... Küçücük bir umut doğmayıversin içimizde umut varsa sürünerek kalkar yine iyileştiririz yaralarımızı. Bazen yaralarımızın kabuk tutmasına izin vermeyiz hatta o acıyla koşmaya devam ederiz; ama her düştüğümüzde o hatayı diğerinde yapmamaya gayret ederiz. Bu sefer de farklı şekilde düşeriz..."
Yanan ateşe yüzünü dönen Safa gözlerini kısarak: "...Ta ki düşmeden koşabilmeyi öğrenene dek."