Sefa Ceran Öztürk
Küçüklüğünden beri sözcükleri hep sevdi. Bulduğu sözcükleri kendi cümlelerinde kullandı. Doğada olmayı gülmeyi yeşilin ve mavinin her tonunu çok sevdi. Önce kendini sonra da diğer insanları anlamaya çalıştı sorguladı. Her yıl yeni günceler tuttu. Yazmayı çok sevdiğini fark edince öğrencilerine hikâyeler yazdı. Sonra da oğlunu uyuturken ona her gece yeni yeni öyküler masallar anlattı. En sonunda oğlunun ve öğrencilerinin en sevdiği masalları öyküleri daha çok çocuk okusun istedi. İşte elindeki bu kitap da onlardan biri...
ARKA KAPAK YAZISI
MİLAŞOKİ dostlar!
Yanlış okumadınız. Evet MİLAŞOKİ. Duyguca dilinde "Merhaba" demek. Duyguca kitabımın kahramanı Duygu'nun kendince uydurduğu kimsenin anlamadığı ama onu çok eğlendiren bir dil.
Duygu çoğu zaman insanlarla konuşmak istemiyor. Konuştuğunda da içinden kendi dilinde bir şeyler söylüyor. Mesela çok kızınca SURİKİTA diyor. Sevinince KİRASİTOMBA durum komikse BUKİRİŞTOK demek onu rahatlatıyor. Çünkü Duygu'nun kafası duygular konusunda biraz karışık...
Ama artık değişim zamanı. Duygu'nun dedesi bir mucit ve torunu için bir çözüm üretiyor: "Duygu Navigasyonu".
Navigasyon konuşuyor ve Duygu'yu yönlendiriyor. İşte komik ve şaşırtıcı olaylar da bu şekilde başlıyor.
Bakalım Duygu duygu navigasyonu ile neler yapacak?