Dünyaya ilk çığlığımı Tarsus'ta atmışım. Öğretmen olan ablalarımın kitaplarındaki ve abonesi olduğumuz RADYO DERGİSİ içindeki şarkı sözlerinin etkisi ile şiire heveslendim. Rahmetli Abdullah Çabuk dayımın ezbere okuduğu şiirler beni oldukça etkiledi. Varlık yayınlarından Rabindranath Tagore şiirlerinin rahmetli Bülent Ecevit çevirisi daha duygusal düşünmeme sebep oldu. Uzun yıllar şiir yazdığımı zannederek hece ölçüsünde epeyi emek harcadım. Ancak kuralları öğrenince hayal kırıklığı yaşadım. O yıllarda gençler arasında şiir yazmak ve ezbere şiir okumak bir ayrıcalıktı. Nokta noktam karadut dilenci büyücü gibi şiirler favori şiirlerdi ben de kendi şiirimi ezberlemeyi denedim ama başaramadım. Daha sonraları Ümit Yaşar Oğuzcan Orhan Veli Cahit Sıtkı Tarancı Atilla İlhan şiirlerinin etkisi ile serbest şiire yöneldim.
1966 da CORNELİA isimli şiirim BAHARİYE KUMAŞLARI tarafından açılan şiir yarışmasında dereceye girerek bana bir takım elbiselik kumaş ve 25 TL. kazandırdı. Yine aynı yıl Ajans Türk tarafından basılan TAKVİMLİ ŞİİR ANTOLOJİSİ içinde LONDOZYA MEYHANESİ isimli eserim yayına layık görüldü. Asker olmamdan dolayı medyada pek fazla görünmek etik olmadığı için ancak amatör birçok antolojide şiirlerim yer alabildi. 1968 de Ümit Yaşar Oğuzcan'ın yönettiği HAFTA SONU GAZETESİNDE Portakal Çiçeğim isimli şiirim haftanın şiiri seçildi.
Kurallarını öğrendikten sonra yazdığım hece şiirlerimden birkaçı değerli bestekârlar tarafından değişik makamlarda bestelenmişlerdir. Hepsine ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum.
Halit Bilen