Sekülerliğin bir boyutu da doğrudan doğruya Din ile Bilim arasında "Uzlaşmacı"^bir çözüm önermesidir. 1990'lı yıllarda bu anlayış özellikle ABD'de "Beyin" araştırmalarını yönlendiren kurumlarla üst düzey Tanrıbilimciler arasında sürdürülmektedir. "Nöroteoloji" diye bilinen bu anlayışa göre "Beyin ve Sinir Sistemleri" konusunda uzmanlaşmış bazı bilim adamları "Beyinin" kendiliğinden "Tanrı" kavramını ürettiğini dolayısıyla hiçbir insanın bunu dışında kalamayacağını "Evrimciliğin" bir sonucu olarak görmekte ve yorumlamaktadırlar. Örneğin Nörofizyolojist Paul D. MacLean'a göre.