Delikanlı yeni taşındığı apartmanın zeminkat penceresinde gördüğü çocukla kısa bir sohbet etmiş onun annesiyle birlikte yaşadığını ve Almanya'da çalıştığı söylenen babasının bir gün mutlaka döneceğini öğrenmişti. Yaklaşan bayram nedeniyle çocuğa bir hediye vermek istediğinde ona hangi tür ayakkabılardan hoşlandığını sordu.
Küçük çocuk gözlerini uzaklara çevirip:
- Uçan ayakkabılardan isterim!.. Dedi. Dilediğim yerlere uçmalıyım onlarla.
Delikanlı bu tür ayakkabıların sadece filmlerde olduğunu söylemesine rağmen onu bu fikrinden döndüremedi.
Ve bayrak günü geldiğinde bir çift ayakkabı alıp onu görmeye gitti.
Küçük çocuk kapıyı büyük bir heyecanla açarak misafirini karşıladı ve tekerlekli iskemle üzerindeki felçli vücudunu dik tutmaya çalışıp:
- Uçan ayakkabılardan istediğim için özür dilerim !.. Dedi. Ama babama başka türlü kavuşmam mümkün değil ki !..