Nadide adına yakışan bir kadındır. Eşi bulunmayan Halide Nusret'in deyişiyle "bir rüya ve hülya ikliminden" gelmişe benzeyen asil onurlu ve fedakâr bir kadın...
Eşi Doktor Hâmid Bey ve üç çocuğuyla mutlu bir hayat sürmektedir. Çocukluğunu bildiği ünlü besteci Dündar'a rastlamasıyla hayatı alt üst olur. Sadece onun değil... Eşi ve çocukları da onarılamaz şekilde etkilenirler.
Halide Nusret Zorlutuna'nın "Aysız bir temmuz gecesinin çok yıldızlı gökleri altında bizzat kahramanının ağzından dinlemiştim" dediği Beyaz Selvi cennetten cehenneme ani düşüş yaşayan bir ailenin acılarını ve hazin hikâyesini anlatıyor.