Kuşku yok ki "Filistin Sorunu" Ortadoğu'daki ve belki de tüm İslam dünyasındaki "sorunların anası"dır. Bu sorun çözülmediği müddetçe Ortadoğu coğrafyasının huzura kavuşmasını beklemek hayâldir. Siyonist devlet ile başta ABD olmak üzere onun destekçisi olan emperyalist aktörlerin bugün Filistin sorununu çözümsüzlüğe terk etmiş olmaları aynı zamanda Ortadoğu coğrafyasındaki ve daha genel olarak İslam dünyasındaki emperyalist kıskacın henüz yeterince gevşetilememiş olmasının da başta gelen delilidir.
Bu kitabın Filistin Sorunu'na ilişkin literatüre şu dört açıdan katkıda bulunduğu ileri sürülebilir: birincisi bu çalışmada Filistin Sorunu uluslararası hukuk açısından ele alınmaktadır; ikincisi kitaptaki uluslararası hukuk tahlilleri disiplinler-arası bir yaklaşım içinde yapılmaktadır; üçüncüsü Arap Ortadoğu'sunun 20. yüzyılda manda rejimleri altına konma süreci ve bunun yol açtığı siyasî travmalar Filistin'deki Siyonist sömürgeciliğin ve İsrail yayılmacılığının hedefine ulaşmasına imkân veren daha genel bağlam olarak kitapta incelenmektedir; son olarak bu kitapta "sorunun bir parçası" olarak Filistin trajedisine ilişkin küresel düzeydeki hâkim akademik söyleme de ışık tutulmaktadır.