Yolu dört gözle beklenen bir bebekti perihan. Mütevazı ailesinin geleceğe dair en büyük heyecanıydı. Doğum anı gelip de çattığında kapıdaki babası ve yataktaki annesi için tüm kaygıları bir kenara itecek hayalleri gerçeklerin üstüne bindirecek o müjdeci ağlayış duyulmadı. O günden itibaren perihan'ı olağandışı büyüme sancıları bekliyordu. Kendi hayat şarkısında benliğini ifade etmek ve sesini bulmak onun için herkesten çok daha başka olacaktı. Perihan'ın dünyasında gerçek ile umut yalan ile öfke hiçbir genç için olmadığı kadar yön belirleyici bir hale gelecekti. Cem özüduru'nun (zombistan şafak ayazı) yazdığı ve çizdiği çağımızın gündelik dramlarıyla kıyaslayınca fantastikliği tartışmalı olan perihan'ı marmara çizgi gururla sunar.