Rasûlullah Aleyhisselâm'dan bir hoca bir mukrî bir muallim isteyen Medineli Müslümanlar çok önemli bir önceliği öne alarak asırlar öncesinden bütün insanlığa çok ciddi bir mesaj da vermişlerdi; "Yâ Rasûlallah! Kur'ân okuyacak-öğretecek namazlarımızı kıldıracak bize İslâm'ı anlatacak bir Sahâbî gönder!"
Yani o Sahâbî gelip bunca insanı Kur'ân ile eğitecekti. Ama bunu yaparken Rasûlullah'ın Kur'ân tebliğ tebyîn tatbik ve tefsîri çerçevesinde hareket edecekti. Yani onun öncelikli vazifesi Kur'ân ve Sünnet ile ilahi mesajı hayata yansıtmaktı. İslâm esaslarını öğretip nasıl yaşanacağını da bizzat göstermekti.
Rasûlullah Aleyhisselâm; "Ülkeler kılıçla fethedilirken Medîne Kur'ân ile fethedilmiştir" buyurmuştur.
Hazreti Mus'ab en kısa en öz ve en net ifadesiyle budur işte! Mus'ab Hoca'nın Medine başarısı başlı başına bir destandır. Hazreti Mus'ab da arkadaşlarıyla beraber o destanın bir numaralı kahramanı!