Bu eserde; kişilik ve fikir dünyamızın oluşmasında içinde bulunduğumuz coğrafya ve sosyal ortamların etkileri irdeleniyor.
Farklı eğitim-öğretim uygulamaları sonucu son derece iyi niyetli olsalar da; birbirini anlamayan iletişim zorlukları çeken empati yoksunu insanların ortaya çıkabileceğinin ipuçları veriliyor. Dogmatik bilgi yüklemesi yapılan gençlerin; düşünsel özgürlüğe erişebilme kendi değerlerini yaratabilme çabası içine girdiklerinde çekebilecekleri sancılar işleniyor.
Ayrıca yurdumuzda azınlıklara yönelik yapılan haksız ve hukuksuz uygulamalara istemeden de olsa yapılan tanıklıkların ortaya çıkardığı "yürek isyanı" dile getiriliyor.
Bu toprakların insanları olarak pek çok acılar yaşadığımız ağır bedeller ödediğimiz bugünlere nasıl geldiğimizin perde arkasına ayna tutuluyor.