Mecalimiz yok artık birbirimizi sevmeye. Kinlerden öfkelerden yalanlardan
yorulmuşuz. Kimin elleri kimin cebinde bilememekten... Saçı uzun aklı kısa
dediklerinin saçlarına kıyan ellerden. Zannettiklerimizin zan altından suçlu
çıkışlarından... Ölen insanlıktan yorulduk. Kan revan olan hayatlardan.
Çivisi çıkan dünyadan değil o çiviyi yerinden çıkaranlardan. Gül yüzlüleri
güneşe küstürenlerden. Masumiyete acımasızca kıyanlardan yorulduk.
Susmaktan!
Konuştuk diye de cezalandırılmaktan yorulduk. Bazen kadın olmaktan
bazen erkek olmaktan yorulduk.
Her birimizce sebepler oldu yorulmak için.
Bazılarımız aç kalmaktan yoruldu.
Bazılarımız fazlaca doyan midelerinin şişkinliğinden.
Hatta bazılarımız çantalar dolusu paralarını saklama telaşından yoruldu.
Kimi de üç beş kuruşu sokak sokak el aça mendil aça dilenirken yoruldu.
Ama bence en çokta şu zaman da hayatı çekilmez hale getiren herkesten ve
her şeyden
ÇOCUKLAR YORULDU.