...Ömer Seyfettin'in "Türkçülük" düşüncesinin ufku asla Anadolu ve Balkanlar ile sınırlı değildir. 1911 yılından sonra Ziya Gökalp İsmail Gaspıralı gibi Turan ülküsünü savunan düşünürlerle aynı fikrî temeller üzerinde eserler vermeye başlayan Ömer Seyfettin'in bu eserleri ne yazık ki Turan yurtlarının Ruslar tarafından işgal edilmesi nedeniyle asıl hedeflerden olan Turan ellerindeki Türklere ulaşamamıştır.
1917 yılından itibaren ise Sovyet rejiminin "Türkçülük" düşüncesine karşı amansız politikaları bu süreçte SSCB bünyesindeki Ömer Seyfettin'in çağdaşı "milliyetçi-Türkçü" aydınların ya kurşuna dizilmesi ya da Sibirya'ya sürülerek ölüme mahkûm edilmesi şeklinde cereyan etmiştir.
Bu nedenle Türk Dünyasının büyük bölümü onun Türklük şuurunu inşa etmeye yönelik muhteşem hikâyelerinden haberdar olamamıştır. Ömer Seyfettin'in farklı on Türk lehçesine çevrilerek yayımlanan bu eser Türk Dünyasının neresinde olursa olsun her bir okuyucunun kendi lehçesinde okuyabilmesi için hazırlanmıştır.