Bu kitabın amacını en başta açık bir biçimde söylemek iyi olacaktır. Her ne kadar kitabın başlığı Antik Sanat ve Ritüeller olsa da antik sanat veya ritüel olgusunun genel bir özetini ya da muntazam bir çerçevesini okuyucu kitapta bulamayacaktır. Bu olgular el kitapçıklarında kolayca bulunabilir. Kitabın adının amacı ve öne sürdüğüm görüşün ana fikri ''ve'' kelimesinin içinde yatıyor olabilir yani ritüel ve sanat arasında var olduğunu göstermeye çalıştığım yakın ilişkidir. Bu ilişkinin inanıyorum ki modern toplumumuzda sanatın yeri konusu din ve ahlak ile ilişkisi ve bunlardan farkı; diğer bir deyişle sanatın doğasının ne olduğu ve tinsel yaşama nasıl yardım edebileceği ya da onu nasıl gizleyebileceği hususunda bütünüyle bir inceleme ile günümüzdeki önemli sorulara ciddi bir etkisi vardır.
Yunan dramasını tipik bir örnek olarak seçtim. Çünkü Yunan draması oldukça ilkel ve neredeyse dünya çapındaki ritüellerden ortaya çıkmış olan büyük bir sanatın tam bir tarihî durumunu içinde barındırır. Hint dramasının yükselişi orta çağ ve oradan günümüz sahnesinin aynı hikâyeler olduğu ve benzer amaçlara hizmet ettiği söylendi bize. Gelin görün ki Yunanistan bize Hindistan ya da Orta Çağ'dan daha yakındır.
Yunanistan ve Yunan draması bana Profesör Gilbert Murray'e yayın işinin sınırlarını fazlasıyla aşarak yaptığı yardımları ve eleştirileri için şükranlarımı sunmam gerektiğini hatırlatıyor.