Ruhsal bir yönelim sancılı bir arayış ve içsel bir yolculuğun umutla beklenen son durağı olan hakikâte erişmek için daima yolda olmak ve gözünü hedeften ayırmamak gerekir. Hakikât arayışı bir ömürdür. İbn Haldûn erken başlayan yaşam serüveni eserleri kavramları ve meseleleriyle bunlara eşlik eden kayıpları acıları ve hüzünleriyle hakikâtin bir ömür yolcusudur. Toplum yaşamının hakikâtlerini aramak üzere çıktığı yolda sebatkâr yürümüş adeta beş asır ümmetsiz kalmış bir peygamber gibi fakir bir malzemeden muhteşem bir bina inşa etmiştir.
İbn Haldûn üzerine yapılmış pek çok çalışmaya rağmen her defasında yeniden ve yeni bir gözle değerlendirmeye imkân veren münbit bir yazardır. Buna karşın toplumun geneline yayılmış bir tanınırlığı olduğunu söylemek güçtür ve hem hayatının hem de düşüncelerinin yeni nesillerce bilinmesi için bu türden çalışmalara ihtiyaç olduğu açıktır. Aynı zamanda çok önemli bir husus olarak İbn Haldûn her dönem değişen şartlar altında yeniden değerlendirmeye ve anlamaya imkân verecek bir derinliğe ve
tazeliğe de sahiptir. Toplumsal hareketleri tanımladığı umran gruplar arası ilişki ve geçişleri anlamada başvurduğu asabiyye kavramları devletlerin doğuş ve yıkılış hikâyelerini içeren mağlubun gâlibi taklidi ve devletin beş tavrı teorileri herkes ve her devir için bir rehber konumundadır. Eğitime ve ekonomiye ilişkin önerileri de bugün hâlâ uygulanabilirliğini muhafaza etmektedir. Genel olarak medeniyet tasavvuru ise bir anlamda aşk ve nefret ilişkisi gibidir.