Dünyanın iletişim biçiminin tamamen değiştiğini ilan eden Youtube'a yüklenen ilk videonun ardından insanlar; bilgiye ulaşmada daha hızlı haber alma özgürlüğünde daha da çok özgürleşti. Paylaşılan ilk video bir bakıma şu anda fenomen dediğimiz insanların da doğuşunu müjdelemiş oldu.
Şundan eminim ki hangi dilden hangi ırktan hangi dinden hangi ülkeden olursa olsun son yıllar da hemen herkes şu soruyu arama motorlarına soruyor; ''fenomen nasıl olunur?'' ve bu sorunun cevabını bulmak özetle işin sırrına varmak için çabalıyor.
Bu neden sorusuna daha fazla cevaplar bulmak için bir yolculuğa çıktım. Bu yolculuğumda en önemli durak olan Ezgizem ile tanıştım. Oldukça samimi doğal ve içten konuşan birini dinlediğimi anladığımda ben araştırmalarımı sonlandırıp; Ezgizem'in hayatını yazmalıyım dedim! Hayatını yazmalıyım sözünü sesli söylediğimi fark edemedim. Lakin Ezgizem bunu fark etti. Bana dönerek; ''Benim hayatımı mı yazmak istiyorsun?'' sorusunu sordu. "Eğer siz buna izin verirseniz bunu istiyorum." dedim. Kitabımı okumuş olmasının ve okuduktan sonra da aklında iyi bir yazar olarak yer edinmiş olmamım avantajıyla; "bunu bende çok isterim" dedi. O dakikadan sonra yolculuğumuz başladı.
Bu kitap Ezgizem'in fenomen olma yolculuğunda yaşadıklarını sizlere sunmak için yazıldı.