Tüm dünyaya tarih diye yutturulan hikâyenin gerçekte çok farklı olduğunu pek az insan bilmekteydi. Öyle kalmasında da fayda vardı. Ancak kendi elleri ile kurdukları teknoloji bu avantajlarını mahvetmekle meşguldü. Eskiden saklanması için kilit altına alınması yeterli olan kadim bilgiler ve arkeolojik bulgular şimdilerde saniyeler içinde tüm dünya yüzeyine yayılıyordu.
İnsanlık tarihinin zamanlama olarak kendilerine anlatılandan çok önce başlamış olduğunu giderek daha çok insan öğreniyor bu bilginin yeni olmadığını ve bilinçli olarak saklandığını fark edenler bunun sebeplerini sorgulamaya başlıyorlardı.
Zaman dünyayı ruhani korkular içinde bulunan insanların inanç ve korkuları üzerinden yönetenlerin aleyhine çalışıyordu. Dünya daha önce de yaşandığı gibi bir uyanış dönemine doğru hızla ilerliyordu. Aslında buna şaşırmıyordu. Zaten son mücadele zamanı geldiğinde yaşanacakların belirtileriydi bunlar. Çift taraflı bir kıskaç çalışıyordu artık. Beklenen son yaklaştığının emarelerini tek tek gösterirken yürüttükleri kendi mücadeleleri de mecburen hızlanıyor ve bu sürat hata yapma ihtimalini arttırıyordu.
Türkler çok uzun bekleyişin ardından yine Ergenekon'dan çıkıyorlardı. Asena bu çıkışın yine öncüsü olacaktı. Ancak; Türksüz dünyanın plânlayıcıları buna izin veremezlerdi. Tahrif edilmiş dinlerin imparatorluğu Vatikan yıkılırsa bu sonları olurdu. Bunun engellenmesinin tek yolu Asena'nın yok edilmesiydi.
Akrep Zamanı gelmişti...