İktisadın bir bilim olarak ortaya çıktığı 18. Yüzyıldan bu yana tüm dünya ülkelerinin ve iktisatçıların temel hedefi iktisadi büyüme ve kalkınmanın nasıl sağlanacağına ilişkin teori ve politikalar geliştirmek olmuştur. Tarihsel süreç içinde ele alındığında dönemsel olarak kesintiler yaşanmış olsa da bu hedefe önemli ölçüde ulaşıldığı dünya ölçeğinde iktisadi kalkınma ve büyümenin sağlandığı refah düzeyinin yükseldiği hızlı nüfus artışı ve kentleşmenin yaşandığı gözlenmiştir. Ne var ki yaşanan süreç bir yandan enerji talebinde önemli artışlara yol açarken diğer yandan küresel ısınma sera gazı emisyonu iklim değişikliği gibi çevresel sorunları beraberinde getirmiştir. Böylece gelinen noktada büyüme ve kalkınmanın sürdürülebilip sürdürülemeyeceği büyüme sürecinin yarattığı çevresel tahribat ve dolayısıyla sürdürülebilir bir kalkınma için alternatif enerji kaynakları arayışının yanı sıra iktisat politikalarının nasıl şekillendirilmesi gerektiği temel araştırma alanları olarak ön plana çıkmaya başlamıştır.
Bu gelişmelere paralel olarak bu kitap da enerji çevre ve iktisat ilişkileri bağlamında güncel teorik ampirik ve politik çalışmaların bir araya getirilmesiyle oluşmuştur. Son dönemde gelişmelerin de olabildiğince kapsandığı bu çalışmaların ilgili literatüre önemli katkılar sağlayacağı aşikardır.