Haksızlık baskı zulüm tecrit şiddet...
Nerdeyse insanlık tarihi boyunca eş değer toplumu kamplara bölen kavramlar...
Bir toplum bu kavramları sürekli yaşıyorsa o toplumun ruh sağlından bahsedilmesi mümkün değildir...
Yukarıdaki kavramların en çok yaşandığı yıllar darbeli yıllardır. Ve aynı zamanlarda her türlü insan hakları ihlalleri yine darbeli yıllarda yoğunlaşır.
Ülkemiz tarihi nerdeyse bir darbeler ve darbeye karşı direnenler tarihidir. Tanzimat'tan günümüze pek çok darbeyle karşılaşan bu toplumun normalde artık darbeleri kanıksaması ve tepki vermemesi gerekir. Lakin Türk toplumu öyle yapmamış her defasında darbeye ve darbecilere karşı şiddetle direnmiş tepki göstermiş birbirine kenetlenerek hızla normale dönmeyi başarmıştır.
Unutmamak gerekir ki bir toplumu ileri götüren en etken şeylerden biri de mensuplarının darbeye karşı direnme güçleridir. Halkımız her defasında darbeye ve darbecilere karşı dur demesini bilmeseydi Türkiye bu noktada olmazdı.
Elinizdeki kitap bir toplumun darbelere karşı direnme güçlerini birleştirince ne müjdelere gebe olduğunu gösteren bir romandır.
Ve bu roman tamamen gerçekleri ülkemizdeki yaşanmışlıkları anlatan bir eserdir.
Eserde gözyaşını uzaktan da sevebilmeyi nefreti emeği toplumun direnme gücünü ve aynı zamanda dünya dolusu sevgiyi de bulacaksınız.
Şundan emin olun ki okumazsanız bir yanınız eksik kalacaktır...
Ve okumaz öğrenmezseniz bir sonraki darbe girişimine hazırlıksız yakalanabilirsin.