Sevdasını bırakmayanların vazgeçmeyenlerin ve ne olursa olsun terk etmeyenlerin artık bir başucu kitabı oldu.
Bir çırpıda nefes almadan okuyacağınız bu yürek ısıtan roman çoğu satırlarda gözyaşlarınıza engel olmakta zorlanacağınız bir iç dünyadan bir başka iç dünyaya hüzünlü bir yolculuk yaşatacak sizlere.
Her bölümünden büyük keyif alacağınız romanda ihaneti sadakati korkaklığı cesareti inancı azmi başarmanın hazzını romanın içindeymişçesine yaşayacaksınız. Hepsinden ötesi "Ayaklarının üzerinde duramayan" eşi tarafından terk edilmiş Ayakkabı ustası bir babanın türlü entrika ve yalanlara maruz kalmış engelli kızının inançla azimle içselleştirilmiş iç dünyası ile neler başarabildiğini hayata sımsıkı tutunarak nasıl "Ayaklarının üstünde durabildiğini" kendi kendine yetebildiğini bununda ötesine geçerek neler başarabildiğini göreceksiniz.
Bu romanın bu yönü ile özellikle hayatlarını engelli yavrularına adamış annelere babalara önemli bir yol haritası engelli bireyler için de bir motivasyon rehberi olacağını söylemek yerinde olacaktır.
Sevgili Necdet Duman'ın Romanında Aşkı Uçurtmaya benzettiği satırlar birkaç defa okuduğum çok etkilendiğim bölüm oldu. Yaşımız ne olursa olsun ve bu yaş almalarda ki yaşanmışlıklar ne olursa olsun en can alıcı aşk öğretisi ile en taşlaşmış tabularınız yıkılacak sizde aşkı; uçurtmaya benzetecek ve ne kadar başarısız deneyiminiz olursa olsun o uçurtmayı bir gün gökyüzünde süzülürken görmekten vaz geçmeyeceksiniz. En sert rüzgarlarda bile o uçurtmanın ipini sımsıkı tutacak ve bırakmayacaksınız. İlk kitabı "Dökülen Aşk" ile bize aşkın buz dağının altını gösteren yazar bu kitabı ile aşkın türlüsünü "Yürüyen Dolabın Ayak izleri" ne sığdırmış. Romanın sonunda ki soru işaretleri ise bizi uzun süre meşgul edecek sanırım. Devamı olacağını düşündüğüm yeni Roman kitabını dört gözle bekliyor olacağım.
Kitapta sevgili Necdet'in de söylediği gibi; "Her şey güzel olmayacak. Her şeyin içinden güzel olanı sen bulacaksın..." bu kitabı bulup bu güzel romanı okumanız dileklerimle.
İlker CÖMERT
Bilişim ve İletişim Uzman
Ne bileyim? Yazdım işte. Bizi yazdım. Sizi yazdım. En çokta vazgeçmemeyi yazdım. Hep aynı sevemezsiniz bunu da yazdım. Gerçek aşkı yani baba kız aşkını da yazdım. Kısacası bu kitapta bizden daha gerçek olanları yazdım. Asıl engelin kalplerde olduğunu belirttim ve birde belden aşağısı felçli bir kızın bu hayata karşı harika duruşunu anlattım.
Baba benim ayaklarım neden yok? Onlar nerde?
Onlar senin sırtında kızım aynı meleklerin sırtındaki kanatlar gibi.
Peki o zaman onları sırtımdan alıp ayaklarıma taksam yürüyebilir miyim?
Ona hissettirmedim ama bu acının tarifi yoktu.
Benim güzel kızım. Bunun olabilmesi için önce ayaklarının güçlenmesi lazım.
Babacım peki bunu nasıl yapabilirim?
Sihirli elbiseler yapacaksın. Dolabındaki elbiselerini özenle seçerek onlardan güç alacaksın. Elbiselerine güzelce bakacaksın. O zaman ayakların güçlenir.
Necdet DUMAN