Şiirin dehlizlerinde Yörük yaşantısının izlerini süren Mustafa Güçlü Akdeniz rüzgârları kokan zengin imgeleri bilge bir şamanın sabrını sınayan kavgacı dizeleri ile yeni dünyanın kapılarına dayanıyor. Gittikçe kararan insanlığın kırgın ve umutsuz yüreğine dizeleriyle ışıltılı kesikler bırakıyor. O ; kesiklerde aşk hüzün ayrılık Toroslardan akan saklı çavlanlar gibi okurun ruhuna bir serinlik bir umut sızdırıyor.
O derin çatlaktan sızan bir seslenişle bütün sadeliği ve « Sizden önce geçtim bu hizaları / Korkacak karanlığım yok » dizelerindeki cesaretiyle yeni bir arayışın dip sesi oluyor.