Dünya'da hızlı bir değişme gelişme ve yenileşme yaşanmakta hızlı bir biçimde bilgi üretilmekte üretilen bilgi teknolojiye dönüştürülmekte aynı şekilde üretilen bilgi eskimekte yerini yeni bilgi ve yeni bilim alanları almaktadır. Bu baş döndürücü değişimler öğrenme-öğretme süreçlerini etkilemekte bilgiye ulaşma onu öğrenme hayata transfer etme ve bir sorunun çözümünde kullanma yöntem ve teknikleri değişime uğramaktadır. Her şeyi bilen ve her şeyi öğrenen bireyden çok öğrenmeyi öğrenen ve bilgiyi kullanabilen bilgiyi etkili yönetebilen bireyler daha fazla ön plana çıkmaktadır. Bilgi yönetimi alanında yeterlik ve yetkinlik düzeyi arttıkça her şeyi bilen bireyden çok keşfedici bilgiye daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır.
İnternete bağlı bilgisayarınızda "Google" sayfasını açıp "empati" sözcüğünü yazdığınızda 047 saniyede yaklaşık 9.010.000 sonuç bulmak mümkündür. Bilgi çağı ya da veri çağı olarak adlandırabileceğimiz günümüzde veriye ulaşmak kolay iken işe vuruk kullanılabilir veriye ulaşmak oldukça zordur. Sadece "empati" kavramıyla ilgili olarak dokuz milyon bilgiye ulaşmak büyük bir olanak olarak görülebilir. Dokuz milyon bilgiyi incelemek aylar hatta yıllar alabilir. İhtiyaç duyulan bilgiye ulaşmak ise ayrı bir bilgelik ve ustalık ister. Bu sebeple dokuz milyon bilginin hangisinden yararlanacağını bilmeyen bir kişi; onlarca sebze ve meyve toplayıp hangisinin yenilebilir hangisinin zehirli olduğunu bilmediği için karnını doyuramayan ve açlıktan ölen ilkel insandan hiçbir farkı bulunmamaktadır.
Çağımızın insanının veriye ulaşmak gibi bir sorunu olmamasına rağmen verinin içerisindeki cevheri madeni elması bulma ve onu ortaya çıkarma sorunu vardır. 1990'lı yıllardan itibaren veri madenciliği alanı ortaya çıkmış ve mevcut veri tabanının analizi ile bilgiyi keşfetme yoluna gidilmiştir. Bu kitap da veri madenciliği konusu çalışma alanı olarak kabul edilmiş ve veri madenciliğinin gelişimi süreçleri ilkeleri örnekleri yöntemleri SPSS uygulamaları ve bazı istatistikî yöntemler açıklanmıştır.