Yabancı hakem kararlarının Türkiye'de tenfizi bakımından karşılaşılan ana problem tenfiz yargılamalarında tahkimi kaybeden tarafın tüm tenfiz engellerini bir yığın olarak ileri sürmesi mahkemelerin de bu engelleri hakem kararını neredeyse boşa çıkaracak şekilde yorumlayabilmeleridir. Bunun sonucunda basit yargılama usulü uyarınca ve revision au fond yasağı gözetilerek yürütülmesi gereken tenfiz yargılamaları senelerce sürüncemede kalmaktadır. Bu nedenle tenfizin reddi sebeplerinin Türk mahkemelerince nasıl yorumlanması gerektiği Türk tahkim camiasında her daim gündemde olmuştur. Tahkim anlaşması tahkimin olmazsa olmaz koşulu ve gerek tahkim yargılamasının gerekse hakemlerin yetkilerinin dayanağıdır. Bu nedenle Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'da ve New York Konvansiyonu'nda yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizi öncelikle taraflar arasında geçerli bir tahkim anlaşmasının bulunması şartına bağlanmıştır. Söz konusu tenfiz şartını kapsamlı olarak inceleyen bu çalışma tahkim anlaşmasının geçerliliği ve ehliyet kavramlarının ne şekilde anlaşılması gerektiğini ele almaktadır.