"Fotoğraf makineni akıl almaz bir fiyata satacak parasını cami kapısının yanına çömelmiş bir dilenciye verecektin; otelin hesabını ödeyecek eşyalarını garsonlarla komilere dağıtacaktın; kazanın olduğu gün mimarın giyindiği gibi yoksul giysiler içinde Ürgüp'ün rahatlığını terk edecek; elinde basit bir torbayla Avcılar'ın kavruk görkeminde Gaudi'nin peribacalarına ve konilerine doğru yürüyecektin."
İspanyol edebiyatının gönüllü sürgünü göçebesi ve "onursal çingene" unvanına sahip yazarı Juan Goystisolo yaşamını kendi seçtiği coğrafyalarda mekanlarda; Paris'te Havana'da İstanbul'da Marakeş'te New York'ta dolaşarak geçiren bir "Yurtsuz Juan." Yazarın bu "yurtsuzluğu"nun en güzel ürünlerinden biri olan Kapadokya'da Gaudi'nin İzinde Türkiye Fas ve Mısır'a yaptığı gezilerde izini sürdüğü konuları kimi zaman öykü tadında kimi zaman da bir tarihçi gibi belgelere tanıklıklara dayanarak anlatıyor. 1988 yılında İspanyol televizyonunda Alquibla (Kıble) başlıklı bir belgesele de dönüştürülen kitabı okurken Kapadokya'da kentin "gerçek" mimarı Gaudi'nin izlerini bulacak Konya'nın Semazen Dervişler'i ile semah edecek Edirne'nin Yağlı Güreşlerini izledikten sonra Kahire ve İstanbul'un arka sokaklarında büyülü bir keşfe çıkacaksınız.