"İşte yine buradayım. Kentin parlak kukuletalı şişman kulesi duruyor içinden tren geçen ev duruyor şimdi önünden arabaların geçip gittiği karşı kıyıdaki beyaz yazevi duruyor bahçesinde çocukluğumun büyük hayallerini kurduğum ev. Şimdi o hayaller yok eskisi gibi boş alanlar yok her yan kalabalıklarla dolu. Ama böyle yukarıdan bakınca denizin şiiri -bu kentten geriye kalan tek şey- okunuyor hala -hangimize yararı dokunur bilmem- bir vapur geçiyor telefon defterimde hala o eski isimler yazılı makina bana bırakılmış notları okuyor plakları karıştırıyorum hiçbir müzik bu akşama uymuyor."