En kutsal saydığımız değerlerin altüst olduğu acıma ve merhametin kaybolduğu riyakarlık ve ihanetin itibar gördüğü bir durumla karşı karşıyayız...
Haklının değil güçlünün sözünün geçtiği ona itibar edildiği mücadele edenin değil teslimiyetçinin işbirlikçinin rağbet gördüğü bir ortamda nefes almaya çalışıyoruz!
Sadakatin parayla alınıp satılan bir metaya dönüştürüldüğü; emeğin yok pahasına acımasız ellerde incindiği ötelendiği aşikardır.
Onur ve namusun es geçildiği; çapulcu fırsatçı ve yağmacının borusunun öttüğü sanal ve sevgiden uzak bir yaşama zorlanılıyoruz!
İşçilik hayatımda karınları doymadığı için yemekhaneden cebinde ekmek aşıran işçilerin mahcup hallerini gördüm!
...Herkesin yemeğini yiyip çayını kahvesini içmek için yemekhaneyi terk ettikten sonra birinin "Ne bu ya? Erken geldiniz!" veya "Niye bu kadar geç geliyorsunuz?" diye çıkışır mı tedirginliğiyle yemeğini sessizce yiyerek oradan adeta sıvışarak uzaklaşan müteahhit ve taşeron firmalarında çalışan emekçi arkadaşlarımın ibretlik hallerine üzülerek şahit oldum