Sporun başlı başına bir endüstri düşüncesi gün geçtikçe yaygınlaşmış ve bu endüstri direkt olarak sporla alakalı mal ya da hizmet üreten firmalardan büyük ekonomik güce sahip kulüplere taraftardan sporla dolaylı ilişkide bulunan sektörlere kadar uzanan devasa bir genişliğe ulaşmıştır. Ancak devamlı büyüyen spor endüstrisinde özellikle Türkiye'de pastadan en büyük payı başta futbol olmak üzere basketbol voleybol gibi belli başlı spor dalları almaktadır. Bu sert rekabet koşullarında diğer spor dallarının daha fazla kişiye uluşması daha fazla takip edilip benimsenmesi ve tüm bunların sonucundan bu spor dallarından elde edilen gelirin artması için tutundurma strtatejilerinin etkin biçimde yürütülmesi gerekmektedir. Bisiklet sporu üzerine odaklanan bu kitabın pazarlama alalına ilgi duyan lisans ve lisansüstü öğrenciler başta olmak üzere uygulamacılar ve akademisyenler için faydalı bir çalışma olmasını ve özellikle spor pazarlaması hususunda yerli literatürde çok sınırlı sayıda bulunan yayınlara ek bir bakış açısı getirmesini umuyoruz.