Dijitalleşme süreci günlük hayatımızın pratiklerini toplumsal ve kültürel süreçlerini köklü dönüşümlere maruz bırakan tarihin önemli kırılma evrelerinden. Nüfuz alanı çarpan etkisiyle sürekli genişleyen varoluşsal duruşumuzda şuurumuzun hakikat ve gerçeklik ilişkisinde etik estetik ontolojik ve epistemolojik dönüşümlere yol açan bu sürecin sanatı özellikle de sinemayı etkilememesi düşünülemez. Dijital dönüşüm sinema tarihinin analog ve dijital dönemlere ayrılarak karşılaştırılmasını yeniden muhakeme edilip yazılmasını gerektiriyor. Sinema çoktan dijitalleştiği hâlde bu alanla ilgili ağırlıklı olarak analog dönem işlenmekte; sürecin etik estetik ontolojik ve epistemolojik sonuçları yeterince tartışılma-makta; konu daha çok teknik düzeyde ele alınmakta ve anlaşılma-ya çalışılmaktadır.
Dijital dönüşümün sinemaya yansıyan etik estetik ontolojik ve epistemolojik boyutlarının sorgulanması Sinemada DijitalDönüşüm'ün ana sorunsalını oluşturuyor. Kitapta son otuz yıla damgasını vuran dijitalleşme sürecinin sinemaya etkileri onu nasıl değiştirip dönüştürdüğü bu dönüşümün ne anlama geldiği sorgulanıyor. Dijitalleşme sürecinin sinemanın kendisiyle gerçeklikle ve seyirciyle kurduğu ilişkiyi nasıl etkilediği irdeleniyor.