21 Ağustos 2055 günü saat 14:55'te Havva dünyaya merhaba dedi. O gün ekipteki herkes üniversite yönetimi ve şirketin kontrolörleri oradaydı. Ben bebeğinin doğum haberini heyecanla koridorda bekleyen babaydım.
... Onu çalıştırdık. Ben monitörünün önüne geçtim. Grafik motoruna yüklenmek istemediğimizden minimumda tutuğumuz köşeli sanal kadın yüzü görünür oldu. Kalbimin etrafındaki kuşlar arsızca kanat çırpıyorlardı. Yüz gülümsedi. Mekanik robotumsu kadın sesi "Merhaba dünya" dedi.
Ayrıcalıklı site hayatından kaçıp hurdalıkta bir otobüste benzersiz dostluklar kuran beş çocuk geleceği tamamıyla değiştireceklerinden habersizdi...
Üniversitede yolları ayrılan dostlardan Bekir ile Cengiz dünyada duyguları olan ilk yapay zekâyı Havva'yı geliştirecekler yaratma coşkusunun ardından yaşananlar hem beş arkadaşı hem dünyayı bambaşka bir yere sürükleyecekti...
Erbuğ Kaya heyecanlı bir gelecek kurgusu içinde dostluğu aşkı yaratıcılığı insan olmanın anlamını sorguluyor...