Tanıdık bir imge o; bize hem uzak hem de yakın. O imge taşradır. En azından 1990 sonrası Türk sinemasından söz ettiğimizde epey tanıdık ve baskın bir estetik imge olarak yükselen taşra olgusu zihin filmografimizi kuşatıyor.
'90 öncesi Türk sinemasında merkezden uzak olduğu için dışarda ve dışarda olduğu için 'öteki' olan taşranın '90 sonrası Türk sinemasında bizatihi merkez olduğunu üstelik eskinin 'merkez' algısını yıkarak ama taşralılığından ödün vermeyen bir 'üs' olduğunu görebiliyoruz. Yenilik yalnızca mekân olarak taşra da değil üstelik. Majörün karşısında her açıdan bir minör oluş olarak taşra duruyor karşımızda... Türk sinemasının yeni dönemdeki estetik poetikasının veçhesini sunuyor bize; içeriğinde güçlü vurguların derin analizlerin olduğu bir veçhe bu...
Farklı üniversitelerden alanlarında uzman değerli akademisyenleri buluşturan bu ortak çalışmanın; sinemayı merak eden sinemaya gönül veren tüm okurlara yararlı olacağını umut ediyoruz.