Mart 2011'de patlak veren ve âdeta küresel bir depreme yol açan Suriye krizi geçtiğimiz 10 yıl boyunca Türk dış politikasını en çok meşgul eden meselelerden biri oldu. Türkiye'nin Arap Baharı sürecinde izlediği Suriye politikası ilk günden itibaren gerek yurt içinde gerekse yurt dışında büyük tartışmalara yol açtı ve Türkiye-Suriye ilişkilerine yönelik akademik ilgiyi artırdı. Ancak son dönemde artan bu ilgiye rağmen iki ülke arasındaki ilişkileri inceleyen çalışmaların daha çok güncel gelişmelere odaklandığı ve Türkiye'nin Suriye politikasının tarihsel dinamiklerini ıskaladığı gözlemlenmektedir. Bu kitap Türkiye-Suriye ilişkileri üzerine oluşan literatürde şimdiye dek detaylı olarak ele alınmayan 1960-1980 dönemine ışık tutmaktadır. Kitapta Türkiye'nin dış politikada yeni arayışlara girdiği 1960'lı ve 1970'li yıllarda komşusu Suriye'ye yönelik politikası yerli ve yabancı arşiv belgelerine dayanılarak incelenmektedir. Kitap 1950'li yıllarda Soğuk Savaş rekabetinin 1980 sonrası dönemde PKK terörünün gölgesinde kalan Türkiye-Suriye ilişkilerinin 27 Mayıs 1960 darbesinden 12 Eylül 1980 darbesine kadar geçen süreçte belirgin bir yumuşama ve uzlaşma zeminine oturduğunu ortaya koymaktadır. Bu kitabın Türkiye-Suriye ilişkileri etrafında cereyan eden tartışmaların daha sağlıklı bir zeminde yürütülmesine vesile olmasını umut ediyoruz.