Emirhan Burak Aydın Her Kabilenin Bir Endişesi'nde rutinin farkında olup bu rutinden bile isteye sıyrılmayan bazen de tekdüzelik ve klişelerle tortop hale gelerek biriciğini seven kuşatan kimselerle tanıştırıyor bizi. Absürdün kara mizahın trajikomiğin ve göndermelerin işgal ettiği öyküler bir olumlamanın bir "kafa içi"nin bayrağını dikiyor kent köşe bucaklarına. Her Kabilenin Bir Endişesi öfkenin ve denetimli saykoluğun kendi vücutlarına sığamamış arkadaşların karşılaşma geçidi.
Kan bağının ne kadar mühim olduğunu bazı hadiseler yaşandıktan sonra idrak ediyoruz. Kendi başınıza kazandığınızı ya da hakkıyla mağlup edildiğinizi düşündüğünüz kavgaların neticesinin damarlarınızda akan sıvıya ne kadar bağlı olduğunu kavramak kişiyi çocukluktan yetişkinliğe taşıyan köprülerden biri sanırım.