Kendine özgü bir öykü benzersiz bir günlük türü yaratan ilginç düşleriyle roman çalışmalarıyla yenilik üreten kaynaklardan hiç uzaklaşmayan Muzaffer Buyrukçu toplumsal ve bireysel durumların çok devinimli gelgitinde varolmak kendinden bir şeyler bırakmak insanlığın görkemli serüvenine katkıda bulunmak için boyuna savaştan kişilerin çeşitli ilişkilerini irdelemeyi tepkilerin patlama noktalarındaki nedenleri ve ruhsal bedensel depremleri kurcalamayı kendine amaç edinen bir yazardır.
Öyküleri coşkun imgelerle masalımsı çağrışımlarla şaşırtıcı saptamalarla; bir ucuyla gerçeklerin derinliklerinde bir ucuyla da yapısının seyrek dokulu özünde eşinen düşlerle inandırıcı gözlemlerle ve tiplerle yaşamın damarlarından gürül gürül akan kanın sıcaklığını beyinlere yüreklere ileten ve sarsan öğelerle yüklüdür.
Muzaffer Buyrukçu Türk Dil Kurumu ödülünü kazanan Bulanık Resimler'de devlet çarkını döndürme görevini üstlenen memurların her zaman gündemde olan yaşamlarından söz etmektedir. Ama daha çok onların 'insan yanları'nı ele almakta o yanlarda kök salan cinselliklerini cinselliklerinin alt ve üst katmanlarında kopan kıyametleri aşkların birlikteliklere taşıdığı umutsuzluklarını özverilerini güncel ilişkilerini cehenneme dönüştüren didişmelerini değişik bir açıdan sergilemektedir.
Kavga ile Sait Faik Yüzün Yarısı Gece ile Yunus Nadi ve Haldun Taner Öykü Ödüllerine layık görülen kimi yapıtları yabancı dillere çevrilen Muzaffer Buyrukçu'nun Bulanık Resimler'ini de öteki kitapları gibi beğeneceğinizi umarız.