Tarih toplumların hafızasıdır. Hafızasını kaybeden toplumlargeçmişten ibret almadığı zaman yolunu bulmakta zorlanır. Her ne kadar 'tarih tekerrürden ibarettir' gibi yaygın bir görüş olsa bile belki bunu unutulan tarihler yeniden tekrar eder şeklinde düzeltmek uygun olacaktır. Halkın büyük bir teveccühle 1950 tarihinde işbaşına getirdiği Demokrat Parti zaman içinde toplumun bazı katmanlarıyla yaşadığı kan uyuşmazlığı sonrasında ülkenin yeniden umutsuz günlere yol almasının önüne geçememiştir. Sonra bu umut ve umutsuzluk serüveni yaşanan bir askeri ihtilal ile sonu idam sehpalarına uzanan bir yola sapmıştır. Türkiye tarihinin en önemli kilometre taşlarından biri olan 27 Mayıs 1960 ihtilali getirdikleri ve götürdükleriyle halen tartışılmaya devam ediyor.Bu ihtilalin hazırlık ve uygulama aşamasında içinde yer alan isimlerden biri de ihtilalin önemli isimlerinden Tevfik Subaşı'dır. Tevfik Subaşı aradan geçen yarım asırdan sonra olayların merkezinde bulunan bir isim olarak anılarını kaleme alıyor ve çok az kişinin bildiği 27 Mayıs ihtilali ile ilgili gizli gerçekleri tüm ayrıntısıyla aktarıyor. Böyle bir ihtilale gerek var mıydı? Bu süreci hızlandıran olaylar nelerdi? Bu ihtilalin içinde yer alan asker ve siviller kimlerdi? ihtilal tarihi niçin ertelendi? Darbe sonrasında yaşanan iktidar kavgasında kimler rol aldı? Ne gibi kırgınlıklar ve çekişmeler yaşandı?..