Sesimi Duymadan Geçen halk anlatılarına dayanan yalın diliyle okuru; kavgadan kargaşadan gürültüden uzak çevreyle uyum içinde dingin bir yaşama çağırıyor. Gerçeğin ruhu acıtan yanları yalın yaşamların devasa sorunları mevsimlik işçilerin ömürlük yoksulluğu dayanışma ve paylaşma erinci gibi birbiriyle bağlantılı ayrıntıların farklı atmosferlerde öyküleşmesi anlatılanı daha etkin kılıyor. İnsanın gerçekliği algılama içselleştirme ve dönüştürme algısına odaklanan yazar öykülerin kurgusu ve üslûbuyla hepimizi anlatıya ortak ediyor.