Hayatta olmak yaşamakla bir değildi.
Gidişinin öğrettiği en büyük yara bu olmuştu.
Aylin âşık olduğu adamın kendisini terk edişine duyduğu öfkeyi İtalya'nın büyülü sokaklarında geçecek bir intikam planına dönüştürür. Cesaretini toplar Uraz'ın karşısına çıkar ve onu birbirlerini son defa görecekleri üç günlük bir seyahate ikna eder. Aylin'in tek bir şartı vardır: Nereden geldiği neden orada olduğu ve daha sonra nereye gideceği asla sorulmayacaktır. Venedik'e adım atmalarıyla birlikte unutulmaz bir macera başlar.
Bu plan Uraz'a aşktan vazgeçerek ne kadar büyük bir hata yaptığını mı gösterecektir yoksa Aylin tutku ve öfkenin birbiriyle harmanlandığı bu üç günlük intikam masalında kendi koyduğu kuralları mı yıkacaktır?
***
"Gelmekle çok aptalca bir şey yaptın."
"Sen de gitmekle."
Başkasını sevebilirim sandım. Çok kötü yanıldım. Solmakta olan bir çiçeğe su verdim. Hiçbir şey seni sesinden önce kokundan tanıyan kadının aşkından daha uzun bir hikâye değildi kalbinse bunu anlamayacak kadar benden yoksundu.
Her şey bitmek üzereydi.
İntikam ve tutku hikâyemize hep eşlik etmişti.
Daha önce defalarca kez bitmiş olsak da bu seferki farklı olacaktı.
Bu seferki veda son defaydı.