Bu roman içtimai ve sosyal hayatın en yüksek ve asil derecelerinden esfel-i safilin denilen denaniyet ve alçaklığa kadar düşmüş kişileri yazar kendi zamanında ki tüm Paris hayatını en ince detaylarına kadar ele alarak anlatan bir roman olduğu gibi akıcılığı ve edebi yönü ile de doğu ve batıda ün kazanmış tüm roman yazarlarının seviyesinde bir anlatım ile kendisini bu sanatta ispatlamıştır. Bir yanda en gönül çekici vahşi doğa çiçekleri gibi ürkek ve nazenin ve de rengarenk çiçek misali masum matmazeller diğer yandan zehir saçan etrafını sarhoş eden ölüm ile beslenen hilesi pek büyük kadın ve de ona eşlik eden erkeklerin hikayesine şahit olacağız.
Kaderin şaşmaz tevafukları ile ilahi adaletin şaşmaz terazinin nasıl şaşırtıcı bir şekilde denge içinde her şeyi tartıp biçtiğini bu romandaki hikayemiz de göreceğiz ki kimi zaman gülecek kimi zaman ağlayacak ve de kimi zamanda şaşıracak ve tehayyür edeceğiz.
Bu alem gerçekten de seven ve kin besleyen eğlenen ve ya ıstırap çeken gülen ve ağlayan ve ya da cehennemde inleyen; Zıtlıklar dünyasının bir tecellisi olmaya devam etmektedir. Ve "Her şey bu alemde zıttı ile anlam ve değer kazanır." Düsturunu burada bir kez daha yakından göreceğiz.