"(...) hiç 'keşke'm olmadı! Çok iddialıyım. Ne yaptıysam iyi yaptım; ben yaptım
oldu işte! O kadar! Sonra da varsa bir bedeli ben ödüyorum zaten niye 'keşke'
diyeyim ki? Benim sevdiğim bir lafım vardır: Ben hep bildiğim yolda yürüdüm;
birileri bana aşağıdan baktı birileri de yukarıdan baktı... Doğrularım neyse onlara
göre yaşadım. Bazıları yukarıdan baktı düşmüş gördüler bazıları aşağıdan baktı
yukarıda gördüler. Kendi doğrularımdı yaşadıklarım."
Türkiye'de bir dönemin sinemasına damgasını vurmuş bir isim Arzu Okay:
Henüz çocuk denilecek yaşta beyaz perdeye adım atmış ünlü oyuncularla
yönetmenlerle çalışmış güzelliğiyle her zaman dikkat çekmiş "seks filmleri" furyasıyla da sinema tarihinde âdeta efsaneye dönüşmüş bir kadın... Oynadığı yüzü
aşkın filmden sadece yirmi kadarı "komedi-seks filmi" olarak nitelenebilecekken
"seks yıldızı" olarak yaftalanmış yaşam öyküsünün görünmeyen yüzleri sürekli
ıskalanmış bir kadın...
Arzu Okay Türey Köse'yle yaptığı uzun söyleşide hayatının perdelerini aralıyor;
bir yandan hep merak edilen sinema dünyasındaki yolculuğunu anlatırken esas
olarak hayattaki varoluş hikâyesini gözler önüne seriyor: Anne-babasıyla ilişkisi
başarılı iş kadınlığı tek başına bir anne olmanın zorlukları "sol çevreler"le ilişkisi
arkadaşlarıyla kurduğu bağlar aşkları "güzellik" algısına bakışı...
"Keşke"siz Bir Kadın bir "Yeşilçam yıldızı"nın çalışma koşullarını yaşadığı zorlukları
eğlenceli anılarını şarkıcılık macerasını günün birinde o parıltılı hayattan nasıl
vazgeçtiğini sergilerken bir yandan da neredeyse hiç merak edilmeyen çoğu
zaman önyargılara kurban giden Arzu Okay'ın "gerçekliğini" gösteriyor.